Üç hafta içinde ara ara aç kalabilmeyi, daha çok sebze tüketmeyi, sağlıklı beslenmeyi ve vücuduma iyi gelen şeyleri hayatıma dahil etmeyi, doğru bildiğim yanlışları düzeltmeyi öğrendim. Koyduğum hedeflerin üstüne bile çıktım diyebilirim fazla kilolarım vardı ama benim niyetim sağlıklı beslenme üzerine bilinçlenmekti hem bilinçlendim hem de incelip kilo verdim.

Fiziksel olarak daha enerjili daha hafif hissediyorum ve çok ilginç regl olduğumda aylardır düzensiz geçerdi bu ay 4 günlük kanamadan sonra uzamadan bitti daha önce günlerce kahverengi lekeler şeklinde uzardı ayrıca diş etlerimin daha sağlıklı olduğunu hissediyorum açıkçası bu kadar kısa vadede bu sonuçları beklemiyordum. Kabızlık problemim vardı o da eskiye nazaran daha iyi… Durmak yok alkali yolda ilerlemeye devam! Psikolojik olarak inanılmaz motive oldum kendime güvenim arttı.  Enerjim yükseldi, uykum daha düzenli oldu ve iştahımı kontrol etmeyi öğrenebildim.

Bedenimi dinlemediğimi, susuzluk ve açlığı ayırt edemediğimi fark ettim, sağlıklı beslenmenin yasaklar koyarak değil ‘denge` ile mümkün olduğunu öğrendim
Battı balık felsefesinden çıktım, ´1 ,0’dan büyüktür` e geçtim.
Hikayelerinde paylaştıklarını gördükçe, hadi canım dediğim görüntüye ulaşarak, kendime olan inancım yerine geldi.
Kendimden pek umutlu değildim ama beklediğimin çoook ötesini gerçekleştirdim. Hemde yasaksız.
Gün içinde çok daha enerjik ve huzurluyum. Hafiflemiş hissediyorum. Uykularım daha kaliteli, sabahları daha dinç uyanıyorum. 3 haftada yasaksız 3,5 kg gitti ama asıl önemlisi belim ortaya çıktı.
Çok daha enerjiğim, daha pozitifim, 2 ana 1 ara öğünle gayet güzel doyuyorum, akşam yemeği sonrası ise sadece su içerek geçiriyorum ki hipoglisemim var yatmadan mutlaka yerdim. Gözüm dönmüşçesine yediğim çok olmuştur.
Kilo gözetmeksizin, benden geçti ya da daha çok yolum var nasılsa demeden vücudumuzu ve ihtiyaçlarımızı öğrenerek, kaliteli yaş almak isteyen herkes katılmalı.
Tüm bu süreç için çok teşekkür ediyorum, A’dan Z’ye her detaya değinilmiş olması süper. Emin ellerde ve güvende hissederek bu süreci tamamladım.🥰️

Hani meşhur ‘Yemek için yaşama, yaşamak için ye!’ sözü vardır ya..
Ben bugüne kadar diyet falan yaparken ‘yaşamak için ye’ kısmını, ölmeyecek kadar ye olarak algılamışım onu farkettim. Meğersem o yaşıyorum bu hayatı ya diyebilecek şekilde ye imiş!

İnşallah hepinize en kısa zamanda gelir o güzel enerji☺️
Bana öyle iyi geldi ki, yapmak istediğim ama halimin olmadığı çok şey olurdu gün içinde. Şimdi yapmak istediklerimin üstüne bile çıkıyorum. Sabahları 10 tane alarm kurardım uyanabileyim diye( duymadığım çok olmuştur). Şu sıra ilk alarmla çıkabiliyorum yataktan🥰
Miyopisi olanlar bilir hani doktor gözünüze uygun deneme camını koyar ya, hah o şekilde de beyin sisim gitti! İtalyanca öğreniyorum ve hep sıkıntım konuşamamaktı, beyin sisim açıldı şakımaya başladım falan😅
Sabah hafifliği ayrı bir lezzet zaten❤️

Her acıktığımda elimde Nutella kavanozu ve Uno tost ekmeklerle ağzıma bir şeyler tıkıştırır haldeydim. Şeker bağımlısı olduğumun farkındaydım ama bunu nasıl kırabileceğimi bilemiyordum. Denediğim şeyler çok uçta ve sürdürülebilir değildi.

Bu programla bedenimi dinlemeyi ve ona güvenmeyi öğrendim. Doyduğum halde kendimi nasıl yemeye zorladığımı fark ettim. Acıktığımı sandığım durumların %90’ında aslında susamış olduğumu fark ettim ve gerçekten söylediğin gibi su içtikçe açlık hissimin gittiğini gördüm. Böylece atıştırma ihtiyacım ortadan kalktı. Üstelik hiç açlık hissetmeden!

Önceden istisnasız her hafta sonu baş ağrılarım, omuz ağrılarım, aşırı bir yorgunluk hissim olurdu. Tabiri caizse yataktan “dayak yemiş gibi” kalkardım. Sabahları daha zinde hatta 6-6,30 gibi saatlerde kendiliğimden uyanır oldum.

Kronikleşen fibromiyalji ağrılarım 3 haftadır uğramıyor. Halsizlikten çocuğu ile oyun bile oynayamamak, sürekli yatacak yer kovalamak nasıl bir his ancak çeken bilir…

Telafi etmeyi ve denge kurmayı öğrendim. Sabırsız ve sıkılgan bir yapım var ve çoğunlukla ya hep ya hiç tarzımdan dolayı bu gibi programları genelde sürdüremezdim. Başlarda söylediğin “yavaş yavaş ilerleyeceğiz” kısmı hayatta öğrenmek ve uygulamakta en zorlandığım şey.

Şimdi sadece beslenme değil günlük hayatın yavaşlamam gereken her adımında kafamda senin sesin dönüyor “adım adım ilerleyeceğiz”, “yavaş yavaş yapacağız” J

Kahve bağımlılığımı kırdım. (Son 10 yılda kahvesiz bir günüm geçmedi hamile olduğum-emzirdiğim dönemler dahil). Canım bir şey istediğinde onu yiyemem diye düşünüp strese girmiyorum. Kendimi hafifletmenin yollarını öğrendim ve gerektiğinde bunu uygulayabileceğimi bilmek kendimi dr gibi hissettirdi ne yalan söyleyeyim J Dert bende, derman da bende gibi bir durum yani!

İştahım gayet iyi ama artık canım “çöp” yiyecekler çekmiyor.

Ömürlük bilgiyle donattın bizi, yeni bir hayat tarzı olabileceğini ve bunu acı çekmeden sürdürebileceğimizi öğrettin.

Biliyorsun “ben yoldan çıktım, beni hizaya sok” diye yazmıştım sana, sen de hallederiz demiştin ve hakikaten de hizaya geldim!  Yeterince su içtiğimi düşünüyordum ama takibini pek yapmıyordum açıkçası. Şimdi takip ederek, alkali suyu da rutinime katıp doğru zamanda su içtiğimde ne kadar büyük bir fark yarattığına inanamıyorum.  Her öğünümde sebze yiyordum ancak porsiyonlamayı artık daha bilinçli yapıyorum. Yoldan saptığımda kendimi çok kötü hissediyordum, şimdi anlattıkların sayesinde hem bu duygusal bozukluğumu yenmeye başladım hem de sağlıklı rutinime daha kolay dönüyorum. Kilo vermenin birçok yolu var ama sen yeme davranışına dokunarak büyük ve kalıcı bir değişime önayak oluyorsun. Bu programa, motivasyona ihtiyacı olan, sağlığına kavuşmak, kuş gibi hafiflemek ve bedeninin mucizelerine tanık olmak isteyen herkes katılmalı!

Hedefim sağlıklı bir yeme düzenine kavuşmak ve bu düzeni devam ettirebilmekti. Bu 3 haftalık süreçte bu düzen oturdu diyebilirim.

Tartıda 3.2 kg fark etti, bu da benim için motive edici güzel bir gelişme. Bir de daha enerjik hissediyorum, normalde akşamları yemekten sonra koltukta sızardım şimdi ise akşam yürüyüşlerine çıkacak gücü buluyorum kendimde.

Kesinlikle daha zinde ve dinç hissediyorum.

Tüm bu olanlar psikolojime de olumlu yansıdı tabi, daha iyi ve daha mutlu hissediyorum. “Evet ben bunu başarabilirim” özgüveni geldi ve bu çok iyi hissettiriyor.

Uyku kalitem kesinlikle iyileşti, yataktan tazelenmiş bir şekilde kalkıyorum. Eskiden külçe gibi hissederdim, yatak beni kendine çekerdi artık o günler geride kaldı.

Fiziksel olarak öncelikle hafif hissediyorum 🙂 Başlangıçtan sona yaklaşık 3 kg vermişim ;), incelmişim.. Enerjim de daha iyi. Psikolojik olarak çok daha iyi oldu, kendim için iyi birşey yapmak güzel hissettiriyor.. Bu süreçte bi kere çok emin konuşuyorum, defalarca sorguladım kendimi acıkmıyorum! Yuppii. Gece yemiyorum aslaa! Sabah leş gibi uyanmıyorum, uyuma surem kısalmasına rağmen daha dinç uyandım bu hafta.

Başlarken hedefim; ön yargısız bir şekilde programı uygulamaya çalışmak, bedenimin ve ruhumun sesini dinlemekti. Bunun için kendime verdiğim tüm sözleri tuttum ve hedeflediğimden fazlası gerçekleşti bile :).

Parlak bir yüz, dinlenmiş bir surat ifadesi, şiş olmayan bir göbek, yataktan 10 kere alarm çalmadan şıp diye kalkan bir beden…

Yemekle arasındaki psikolojik bağımlılığı anlamış, bunu çözmek için adım adım ilerleyen; listeler, yasaklar olmadan denge içinde bir hayatın her zaman mümkün ve sürdürülebilir olduğu idrakine erişmiş bir Nalan…

Geçtiğimiz yıllarda profesyonel destekle hatırı sayılır kilolar vermiş ve günde 6 öğün beslenmiş ve listesindeki ara öğünlerinde tost yemiş biri olarak son 20 gündür çoğunlukla 2 öğün besleniyorum ve hiç aç değilim :). Ekmeksiz asla doymam diyen birisi olarak 20 gündür bir dilim bile yemedim ve o kadar enteresan ki canım istemiyor. İnanılması güç ama gerçek 🙂 Yemek yemekle aramızda samimi ve saygılı bir ilişki kuruldu ve bu benim için ennn somut değişim.

Daha ne olsun 🙂

Alkali programının sonuna gelmişken bir hüzün basmadı değil. Ee ben şimdi sabah kalkar kalkmaz heyecanla hangi grubu okuyacağım diye panikledim- beslenme konusunda hiiçç panikleme hissetmiyorum – ee ben şimdi nasıl devam edeceğim gibi…  Yani program o kadar rahat, o kadar tatlı ilerledi ki kaç kez diyetisyene gittim ama sıkıcı takip edilme hissi beni benden alıyormuş, senin programın kimseyi takip etmiyor ama inanılmaz motive ediyor farkındalığını daha çok arttırıyor bence.

Kahveye bağlı kalp çarpıntım artık yok oldu. Bebeğimi emzirdiğim için o da uykusuzluk çekiyordu, uykuları düzene girdi. Enerjim inanılmaz arttı, 2 çocukla inanılmaz yoruluyordum ama artık onlara daha konsantreyim onlara da yansıdı bu mutlu havam. İştahım bayaa azaldı, aralarda hep su içtiğim için acıkmıyorum atıştırma gereği duymuyorum, uyku kalitem %64’lerden %92’lere çıktı.

Burada ayrıca, kendime ve sana da sözünü vereyim, hayatıma meditasyonu da dahil edeceğim. O konuda da gözümü açtın çok çok teşekkürler her şey için.

Amacım özellikle beslenme konusunda kendimde bir farkındalık yaratmaktı ki bunu başardım. Bildiklerimi öğrendiklerimi hayatıma adapte etmekte nerelerde başarısız oluyorum bunu nasıl çözebilirim noktasında oldukça ilerleme kaydettim. Kendime emek vermek bana çok iyi geldi öncelikle ve hücrelerimin onlara iyi besinler sunduğum için benden memnun olduklarını hissediyorum.

Benim için esas önemli olan ağrılarımın azalması ve daha enerjik olma hedefime ulaştım. Bu kadar somut değişiklikler olacağını tahmin etmiyordum. Kendimi harika hissediyorum.
Sağlığımda inanamadığım değişiklikler oldu. 3 haftadır başım ağrımıyor. Bu benim için çok önemli çünkü haftada 3-4 ağrı kesici kullanan biriydim. Hayat kalitem inanılmaz arttı.
Çok çabuk yorulan ve enerjisiz bir insandım. Artık öyle değilim, sadece beslenme düzenimin değişmesiyle bunun olduğuna inanamıyorum. Keyfim yerine geldi, mutluyum, sabahları çok iyi kalkıyorum. Bunları yaşadıktan sonra bir daha kızartma-makarna-cips-kola günlerime asla dönmeyi düşünmüyorum.
Enerji düzeyim kesinlikle çok arttı. Koltuktan kalkmayan ben hareket eder oldum. İştahım gayet iyi ama sağlıklı yemekler aşermeye başladım. Makarna delisi bir insandım 3 haftadır canım istemiyor. Kızıma tatlı yapıyorum köşesinden bile yemek içimden gelmiyor. Sebzeleri bayıla bayıla zevk alarak yiyorum. Çay benim için çok önemliydi asla vazgeçemem diyordum sabah yarım fincan içiyorum yetiyor. Kahveyi tamamen bıraktım ve hiç aramıyorum.
Cildim güzelleşti. Sürekli sivilce çıkan yüzümde bir süredir hiç sivilce çıkmıyor. Bu öyle mutluluk verici ki… Sadece beslenme şeklimi değiştirerek hayat kalitemi arttırabileceğimi öğrendim. Vücuduma çöplük gibi davranmamayı ve saygı duymayı, ona iyi bakmayı öğrendim. Değişik sağlıklı pişirme yöntemleri, tarifler öğrendim. Benim için ağrısız bir hayatın mümkün olacağını hiç düşünemezdim, mümkünmüş, bu öyle harika ki. Kendimi çok iyi hissediyorum ve bunun benim elimde olduğunu da öğrendim.

Gözde emeğine, eline, diline sağlık. Şu 3 haftada 30 kitaplık şey öğrendim. Sanırım bir daha kahve içmem. O da tamam. En önemli kazanımım dengeyi bulmak oldu, vicdan yapmadan, çok kasmadan, o gün suyumu bol içip, çiğ sebzemi yeterince yediysem, akşam da çenemi tuttuysam kendime 10 puan veriyorum, 10 puanla bitirdiğim günler çoğunlukta. İçkiyi de bıraktım galiba 🙂 akşamları bir kadeh içerdim mutlaka.
Velhasıl, sen adım adım değiştirdiğin için değişebildiğimi düşünüyorum. İyi ki varsın.

Belki çok garip olacak ama ben senin en çok dili kullanma yeteneğini takdir ettim Gözde. Tonlamaların, vurguların, tam 12’den vuran örneklerin, kinayelerin ve anlatım tarzın çok iyi bir öğretici olduğunu da gösterdi. Dün misafirlere ikram ettiğim fıstıklı tatlıdan tek bir lokma dahi almadım. Kendime şaşırdım, baktım acaba yememeye zorluyor muyum kendimi, yoo bayağı canım yemek istemiyor. Ha eğer çekseydi de bir çatal alırdım.
Bu süreçte gece bebek emzirmeye uyanıp uykumu tam alamamama rağmen bel bölgem inceldi (başlangıçta ölçmedim ve tartılmadım çünkü rakamları sevmiyorum). Sabahları dinç kalkıyorum, e cildim de biraz parlıyor sanki😁 Her şey için çok teşekkürler, gönderdiğin bilgiler, cevapladığın sorular, hazırladığın her şey için… Grupta çok eğlendim ve çok mutlu bir 3 hafta geçirdim. Herkese teşekkür ediyor, sağlık dolu bir yaşam diliyorum 💐

Sevgili Gözde zirilyon defa diyet yaptım, yapmaya çalıştım çoğu zaman zaten dengesiz bedenimi daha da dengesizleştirdim ama şu 3 hafta gösterdi ki iyileşebilirim ve bunu hayatımın bir parçası yaparsam sanki bu sefer istediğim şeyler olacak gibi 😄 Umarım yüz yüze tanışma fırsatımız yaptığın atölyelere gelme şansımız olur.

Ben Ekim 2019’da çıktım bu yola üç ay üst üste katıldım ve bana çok şey katmıştı. Bu süreç içinde bazı yoldan sapmalarım oldu ve motivasyona ihtiyacım vardı o sebeple tekrar katılmak istedim. AA14 ile başladım AA24 ile devam ettim seneye kısmetse AA34 ile taçlandırmak isterim 🤗🌸
30 yaşına kadar doğru düzgün sebze yemeyen ben hayatımda bu bir sene içerisinde yemediğim kadar sebze yedim, suyunu içtim. Kilo olarak ise toplamda bir sene içinde dolu dolu 8 kg gitti. Kilo hiçbir zaman benim için bir ölçüt olmadı kendimi hafif hissedince doğru yolda olduğumu anladım ve devam ettim 😊
Denge kurmayı öğrendim ve bu benim için her şey.
En güzeli artık eşim de benimle birlikte bu yola girdi.
Minnettarım teşekkürler 😘

Kendi adıma, inanılmaz keyif aldım bu 3 haftadan, yazışmalardan, sohbetlerden, dosyalardan, ses kayıtlarından…En başta dünya tatlısı komik dilli Gözde’ye, sonra da diğer tüm katılımcı arkadaşlara teşekkür ediyorum 🙏🏻🙏🏻 Hepimizin her şey gönlünce olsun inşallah ❤️

Bu program benim için öyle değerli ki ikinci defa katıldım. Ara ara da vücudumu dinleyip katılma düşüncesindeyim. Vücudumuza neyin yararlı neyin zararlı olduğunun arkasındaki temeli öğrenmek çok iyi çünkü özellikle beni ciddi anlamda zararlı şeyler yemekten alıkoyuyor sağlıksız yaşama fikri. İlk programda çok kötü bir yerden başlamıştım ve 2 beden küçülmüştüm, yani yağ oranımda ciddi bir düşüş olmuştu, ikincide de ufak bir cilalama yaptım. Kendimi aşırı zinde hissediyor 7 gibi zınk diye uyanıyorum! Sebze suyu bağımlısı oldum, vejetaryen olarak ara ara makarnaya gömülme eğilimim vardı onu nasıl aşabileceğimi anladım, cildimde bile iyileşme hissettim. Aslında beslenme dengesi her şeyimizi etkiliyor! İyi ki varsın Gözde! AA100’leri 1000’leri gör 🙏🏻 Çok teşekkür ederim.

Gözdecim, hayatımdan asla çıkaramam dediğim birçok yiyeceği çıkarabildim, hiçbir şeyin vazgeçilmez olmadığını gösterdin. Yasaklar listesi vermektense, sebep sonuç ilişkilerini teker teker anlattığın için çok teşekkür ederim. Artık beynim onu “yasak” olarak değil vücuda yaramayan bir şey olarak algılıyor, yemek istemiyor. Tatlıya çok düşkündüm, şu 3 haftada yemeklerden sonra tatlı bir şey aramadım, tartıda hayatımda hiç görmediğim rakamları görmeye başlamıştım bunu kontrol edebildim, 4 kilo verdim. Elbette bundan sonrasını zaman gösterecek, bazen düşüp tökezleyebileceğimi biliyorum ama en sonunda doğru olanı ve nasıl toparlamam gerektiğini de artık biliyorum. Her şey için çok teşekkür ederim.

Gözdem, ben ihtiyacım olanın sadece bir “hadi” olduğunu, bu beslenme işini zaten bildiğimi ama motivasyonumun olmadığını düşünüyordum. Meğer bilmediğim ne çok şey varmış. Yolladığın her dokümanda aklımdan geçen şuydu “Bir armadillo yetmez. Bu işin kitabını yazmalı Gözde!” Midem bayram ediyor, bağırsaklarım halay çekiyor 😍 Göbeğim indi, enerjim yükseldi. “DENGE DENGE DENGE” kulağımda çınlıyor sürekli 🙂 Kalıcı öğrenme sağlamanın yöntemini bulmuşsun. Darısı tüüüm öğretmenlere 🙂 Bu güzel yöntemleri sürdürülebilir şekilde sunduğun için bin teşekkür 🙏🏻 Bu saatten sonra benim yediğime içtiğime Gözde’den başka kimse karışamaz 😅

Canım Gözde iyi ki varsın… Tırtıklamak için dolap açmıyorum, canım çeker diye bitter çikolata aldım şu 3 haftanın son haftasında ne yazık ki çok moral bozucu bir dönemden geçmeme rağmen o çikolataya saldırmadım. Bedenime, ruhuma iyi gelenlerle yoluma devam ediyorum, acıkınca makarna haşlamıyorum salatalık kemirmek yeni hobim 😍 Asıl güzel yanı, yemekten sonra midem ağrımıyor, kalp krizi geçiriyorum hissim yok ✌🏻 Umarım yürüyüş yaparken karşılaşırız bir gün 🙂 Emeklerin için çok teşekkür ederim 🌸

Gözdecim herşey için teşekkür ederim. Bir kadın tanıdım, hayatım değişti diyebilirim.😍 An itibariyle sabah tartılınca 4 kilo verdiğimi görünce nasıl sevindim bilirsin elbet 😁 Yıllardır diyet yaparım ama aradığımı şu 3 haftada buldum. Suyumu içiyorum, dengeye dikkat ediyorum. En önemlisi akşam yemekten sonra gelen uyku hali, halsizlik tamamen bitti. Sana ve o tatlı ses tonuna çok alışmıştım, aileden biri gibi doğal haline… Hep böyle kal.

Gözde her şey için çok ama çok teşekkür ederim. Şu 3 haftada çok şey yaptım sayende ama hiçbir şey değilse de ağzıma paketli gıda girmedi, gece atıştırmalarım son buldu. Hiç kilo veremedim diyordum ki sabah giydiğim pantolon basenlerden bol geldi bu da son gün bonusu oldu. Ve ben öğrendim ki bir makarna haşlamakla bir salata hazırlamak, sebze yemeği yapmak eş değer sürede. Daha da acıktığımda makarnaaa diye saldırırsam ayıp olacak 😅 Program boyunca sanki bizi evinde ağırlıyormuş hissini verdiğin için ayrıca teşekkür ederim.

Gözdeciğim, şu 3 haftanın en çarpıcı şeyi sende ne dersen; şişmiş göbeğim yok; toplamda 2 kilo vermiş olmama rağmen pantolon bedenim 28’den 26’ya indi 😊 Acıkmıyorum, 12:30’da öğle yemeği yer, saat 16:00’da bir şey yemek için tırmalardım, tırmalamıyorum. Mide yanmalarım 3 haftadır sıfır 💕 Seni tanıdığıma çok mutluyum, bir gün karşılaşmak dileğiyle komşum.

Gözde, ayrılmak çok zor gerçekten. Peynir, yoğurt, kahve, çay düşkünü olarak 3 hafta bunları hiç tüketmedim. Sadece 1 kere çay içmeyi denedim. Midem yandı. Diğerlerini denemeyi düşünmedim bile. En büyük değişiklik cildim pırıl pırıl oldu. Zaten 10000 adım yürüyordum ama enerjim çok yükseldi, 13000 adım ve üstü de beni zorlamadı. Her şey için teşekkürler..

Bu sabah içine girdiğim pantolona inanamadım. Kilo vermek istemiyordum zaten senin dediklerini yaparak 57’de kaldım ama bacaklarım incelmiş. Dolapta yatan diğer pantolonlar da oldu. Bu arada bağırsak düzenim çok düzeldi.

Kendimi “şiş” hissetmiyorum ve rahatsızlık duymuyorum. Çok çok çok uzun zamandır bu sabah aynada makyajsız halimi beğendim. Ay yüzüme bir aydınlık gelmiş dedim, kendimi sevdim falan 🙂 ve bugün dışarı sıfır makyajla çıktım ki tarih bunu yazmamıştır.

Asla bırakamam dediğim şeyleri 3 hafta sonunda aramıyorum bile. Yediğim yemekle bağım kuvvetlendi. Ne yemem gerektiğini, nasıl etki edeceğini, iyi gelip gelmeyeceğini ve neden yediğimi biliyorum. Daha sağlıklı menüler yapabiliyorum ve seçebiliyorum.
Kendime koyduğum hedef sağlıklı yaşamaktı. 3 hafta sonunda bunu başardım. Bundan sonra da bu başarıyı koruyabileceğime inancım tam. Çünkü tüm gerekli temeli aldım.
Kendimi fiziksel olarak kelimenin tam anlamıyla bomba gibi hissediyorum. Yorgunluk kalktı, gerçekten hayatımı yaşamaya başladım. Artık işlerimi ertelemiyorum, zamanımı daha iyi yönetiyorum. Yediğim yemekten, bulunduğum ortamdan daha çok zevk alıyorum. Yaptığım her işi zevkle ve enerjiyle yapıyorum. Bu da psikolojik olarak beni çok mutlu ediyor, motive ediyor. Artık iş-ev arası gidip gelen sürekli yorgun biri gibi yaşamıyorum. Erken kakıyorum, kendime geniş geniş vakit ayırabiliyorum. İşten sonra bile sevdiklerime vakit ayırıp, istediğim yerlere gidebiliyorum. Artık hayatımı yaşamak için hafta sonuna mahkum değilim.

Fiziksel olarak daha hafif hissediyorum. Tartıda çok büyük rakamlar fark etmedi lakin aynada “Vay be!” dedirtecek kadar incelmeler mevcut. Cildim parlıyor pırıl pırıl. Herkes bir şey yaptırıp yaptırmadığımı soruyor. Egzamalarım geçti, daha iyisi olamazdı. İnsan kendisi için bir şeyler yaptığında çok mutlu oluyor. Sanki içim mutlu gibi. İçimin mutluluğu dışıma yansıyor gibi. 🙂 Enerjik hissediyorum inanılmaz. Alarm çalmadan uyanıyorum artık. Yürüyüş, sabah yogası, gece meditasyon ne ararsan var şu an bedenime ve içime iyi gelen.

Yıllardır kronik kabızlığı kanıksamıştım. Neredeyse her gün tuvalete çıkabiliyorum ki bu muazzam bir şey. Meğer mevzu neyi, ne zaman, nasıl ve neyle yediğimizdeymiş. E hal böyle olunca karın da indi, dümdüz oldu. Göbeğimin düzleşmesi gerçekten ihtimal verdiğim bir şey değildi açıkçası. Su içsem bebek göbeği gibi pırtlardı. Hele ki öyle hamburgerler bilmem neler yiyeceğim de hala mantıklı bir boyutta kalacak falan, mümkün değildi yani. Göbeğim yüzünden “Hamile misin?” sorularının sık sık olduğu zamanlar oldu, cevaben “Hayır sadece şişmanım.” demek zorunda kaldığımı hatırlıyorum. O göbekten bu göbeğe bu kadar kısa sürede evrilmek gerçekten hayret verici, bir o kadar da insanı coşturucu ve gaza getirici bir şey. Ayrıca yüzümdeki tek tük de olsa beni yalnız bırakmayan sivilceler neredeler bilmiyorum. Bir de yine yüzümde hafif kızarıklı ve kabuklu bazı irritasyonlar vardı son dönemde. Onların da çoğu geçti ve kızarıklıklar epey azaldı.

(programın 2. haftasındaki değerlendirme)

8 gündür nikotin sakızı çiğnemiyorum. Artık sabahları çok rahat kalkıyorum. Sayende vücudumuza canlı bir şey girmesinin önemini anlamış bulunuyorum.

(Programın 2. haftasındaki değerlendirme)

Tartıda kilo olarak çok fark etmemiş olsa da mezurada harikalar yarattım, bayağı bayağı incelmişim. İnsanlar “aaa bir anda ne kadar çok kilo verdin sen, dikkat et bak” diyorlar, ben de içimden gülüyorum.
Cildim pırıl pırıl, ay resmen parlıyor. Akneye yatkın bir cildim var ama bu 2 haftada hiç aknem olmaması ile beraber cildim pürüzsüzleşti parladı, canlandı hatta nemlendi bile.
Aylar önce boynumun altında bir yere dokunduğumda tesadüfen orada dokunun farklı olduğunu hissedip koşa koşa doktora gitmiştim. Egzama teşhisi kondu. Bu hafta ortası yine tesadüfen elimi oraya atınca derimde hiçbir doku değişikliği olmadığını fark ettim. 50 kere kontrol ettim. Geçmiş, vallahi de billahi de geçmiş :).
Enerji! Yataktan hoplaya zıplaya kalkmalar, kalkar kalkmaz bıcır bıcır konuşmalar, bütün gün koşturmama rağmen akşam hala hadi yoga, hadi yürüyüş ısrarlarım… Alarmsız uyanmanın verdiği hafiflik paha biçilmez.
Kendimi tertemiz hissediyorum. Böyle anlatamadığım bir temizlik bu sanki her hücremde her dokumda hissediyorum bunu. Her yerinizi her şekilde etkiliyor ve bir şekilde her noktada etkilerini görmek mümkün.

Eski pantolonlarımın içine girebiliyorum. Ayrıca çevremden de bu farkın gözle görülür olduğu yönünde güzel yorumlar aldım.
Sabah 06:30’da bile alarmsız kalkıyorum artık. Daha dinç demek az kalır. Muhteşem dinç bir şekilde uyanıyorum. Eskiden yerimden kalkmak istemezdim. Halsizdim, yorgundum. Resmen kabuk değiştirmiş gibiyim. Kilo problemim var ve azıcık yürüsem nefes nefese kalırdım. Kendime gelmem de nefesimi düzene sokmam da zaman alırdı. Şimdiyse bunlar mesele bile değil artık.

(Programın 2. haftasındaki değerlendirme)

Bu hafta neyi nasıl yapmam gerektiğinin bilincindeydim. Yanlış bir şey yemiş bile olsam, bunun nasıl üstesinden geleceğimi bilerek geçti. Arada 1-2 tatlı yeme girişimim oldu. Bunlardan biri iç kaymaklı baklavaydı. Ağzımın içi şekerden yandı resmen. Ben bunu nasıl yemişim çok kötü deyip limona saldırdım. Diğeri de küçük bir ısırık çikolataydı ki ağzıma şeker dökseler böyle olmazdım sanırım.

Bitmek bilmeyen halsiz ve yorgun günler üzerine son 2 gündür 7:00’de hiç alarm olmadan hatta bir işim dahi olmamasına rağmen erkenden kalkıyorum. Hem de aşırı enerjik bir şekilde.

İnatçı ruhum ve bedenim, motivasyonum bu kadar düşükken nasıl seninle (grubun da katkısı yadsınamaz tabi) böyle teslim olup hipnotize olup bir bir her dediğine uydum ben de inanamıyorum.

“Denge” kelimesinin asıl anlamını öğrettin ki, benim için bir ömre bedel bu. İncelen basenimden, beyazlayan dişlerimden, sivilcesiz cildimden sen sorumlusun Gözde başkan.

Ben son birkaç yıldır 22:00 civarında uykusu gelip yatan bir insandım. Sabah uyanınca ilk işim de kahve içmektir. Kahveyi bırakınca ilginç bir şey oldu, artık 22:00’de sızmıyorum, uykum gelmiyor. 23:00’ü geçiyorum. Ben yine 23:00 sonrası uyanık kalmak istemediğimden 07:30 olan uyanma saatimi 06:30’a çekmek durumunda kaldım. Yani resmen bir enerji fazlalığı oluştu ve bununla ne yapacağımı bilemedim :).
Çok teşekkür ederim Gözde başgan. Ben doyamadım bir daha katılacağım.

Başta bu gruba girerken senin bilginden tecrübenden şüphem yoktu ama diyordum ki acaba bu kadar kalabalıkla nasıl ilgilenecek? Senin gibi işini severek yapan, aksine bunu bir iş değil de sanki üniversiteden aynı yıl mezun olmuş yakın arkadaşların konuşma, sorma, öğrenme, bilgi aktarma grubuna dönüştüren insanlar gerçekten çok azaldı. Her şey için, en çok da samimiyetin ve sonsuz ilgin için çok teşekkürler Gözde!

1 senede tam 14 kilo verdim. Diyet yapmadım, sadece sağlıklı beslendim. Hem ince, hem alkali, hem sağlıklı hem de artık yürürken zıplayabiliyorum. Sabahları artık gözlerim şişmiyor. Alarmdan önce uyanmaya başladım. Tüm mide sorunlarımdan da kurtuldum ve en güzeli de vazgeçilemez sandığım her şeyden vazgeçmeyi öğrendim.

Hala programın gereklerini yüzde yüz yerine getirmiyor olsam da, yediğim yağa dikkat eden, sebze suyuna kurban olmuş, işlenmiş ürünleri azaltmış biri olarak yazıyorum. 1 sene sonra kistlerim için doktora gittim, 7 sene 6 cm’in altına inmemiş kistler 3 cm olmuş.

(Programın 2. haftasındaki değerlendirme)

2 haftada 2 kilo fark etti. Ama insanlar bana daha fazla fark ettiği konusunda ısrarcı. Bariz incelme ve rahatlama oldu. O karın şişkinliği yok ve ben maalesef 2 kez raydan çıktım. Ama dönebileceğim bir rutinim var ve ben o düzenime şıp diye geri dönebiliyorum. Kaçamaklar beni daha mutsuz ediyor çünkü. Anlık zevklerden çok daimi sağlıklı olmak çok daha hoşuma gidiyor.
Hiç bu kadar enerjik bir ramazan geçirmemiştim. Sahurda ekmeklere, böreklere, makarnalara boğulup meğer günün ortasında acıkıyormuşuz, halsiz kalıyormuşuz resmen. Sahurda nasıl güzel temiz yiyorum artık ve bu bana nasıl yetiyor gün boyunca anlatamam. Eşim oruçluyken yürüyüş mü yapılır dedi bana. Ama enerjim o kadar sağlam, kafam o kadar rahattı ki çok da güzel yaptım. Bu hafiflik inanılmaz güzel bir şey ya.
Bu kadar organize, bu kadar hazırlıklı ve bir o kadar her konuda sağlam bilgiyle donanımla olacağını tahmin etmiyordum açıkçası. Ben bundan sonra o sağlıksız beslenme düzenine dönemem çünkü böylesinin ne güzel bir his olduğunu biliyorum.

(Programın 2. haftasındaki değerlendirme)

Hayatımda yalnızca 1 defa deniz börülcesi yedim 7-8 sene önce. Bu haftayı bol su içmeye çalışarak, tatlı ve ekmeği keserek geçirdim. Bu sabah ilk kez susamış olarak uyandım. Bugün öğlen yemek için kata geldiğimde normalde etler hamur işleri çok lezzetli görünürken canım o deniz börülcesini istedi. Deniz börülcesi çekecek canın deseler hayatta inanmazdım.

Yaklaşık 17-18 senedir regl oluyorum. Hayatımda ilk defa hiç ağrım olmadan bir regl yaşıyorum gerçekten inanamıyorum. Çünkü her ay hastanelik olma noktasında bir çiledir bu benim için, geceleri uykumdan uyandırır. Canım tatlı da istemedi.

Önceleri eşim dahil herkes dalga geçti. Sonra bendeki fiziki ve ruhi değişimi görünce ne yapıyorsan devam et demeye başladılar, şimdi de biz de yapalım ne yapıyorsan diyorlar. Kendime yaptığım en iyi yatırımdı bu 3 hafta. Hem çok şey öğrendim hem de çok motive oldum.

Hayat bir yolculuk ya, o yolculuğu kıvranarak geçirmek yerine daha konforlu bir vagona geçerek “ooh bak etrafta ağaçlar da varmış, ne güzelmiş böyle ağrısız sızısız hafif hafif yolculuk etmek” diyerek yolculuk kalitemizi artırdı. Grup içi nezaket ve naifliğin daima muhafaza edilmesi de bu grubu içinde bulunmaktan en çok mutlu olduğum whatsapp grubu yaptı.

Tahammül sınırımın yükseldiğini fark ettim. Artık çok daha sakinim, pamuk gibiyim. Sürekli atıştırma isteğim kayboldu. Gün içerisinde enerji düzeyim yükseldi. Deliksiz güzel bir uyku ile dinlenmiş bir şekilde yataktan fırlıyorum.

Ben çok katı bir şekilde kendimi bazı yiyeceklerden zararlı diye uzaklaştırıyorum. Ancak bu programla bu durumu bir nebze olsun tolere edebileceğimi öğrendim. Bence bu durum benim duygusal yeme ataklarıma dahi çözüm olabilir, zira bazı yiyecekleri sanki bir daha yiyemeyecekmişim gibi bir hisle yiyorum. Fiziksel olarak hafifledim. Pantolonun belinin bol gelmesi öyle güzel bir his ki.
Programın son haftası gerçekten son zamanlardaki en yoğun, en stresli olduğum zamana denk geldi. Ama o kadar rahat atlattım ki. İştahımda belirgin bir azalma olmasa da enerjim yerine geldi. Mesela dün iş sebebiyle sabah 05:00’te uyudum, 08:00’de dinç bir şekilde uyandım. Bence kesinlikle bu programın etkisi…

Ben beslenmeme özen gösterdikçe çevremdekilerden 100 yaşına kadar mı yaşayacağız yorumuyla karşılaşıyorum. Ama bence amaç kaliteli yaşam. Bu programa kendisini seven, saygı duyan herkes katılmalı.

Zayıf ama hantaldım. Şu anda hafiflemiş, çevikleşmiş gibi hissediyorum. Tatlı krizlerim olmuyor. Stres düzeyim gerçekten azaldı. Huzurluyum, gün içindeki enerjim çok güzel.
Bu programa Adana’yı lahmacuna dürüm yapanlar da gelsin, baklavayı Nutella’ya bananlar da gelsin :). Yani herkese hitap eder, halinden memnun olmayan herkes katılmalı.

Yatağa aç gittiğim için uykum kesinlikle daha rahat. Romatizmaya yatkınlığım var, parmaklarımda şişkinlik ve kilitlenme olurdu sabahları, artık yok. Sertlik de son derece azaldı. Pancar cipsi, keten tohumlu kurabiye, ıspanaklı yumurta falan çekiyor canım. Sen soruncaya fark etmemiştim ama aslında enerjim artmış. Superwoman olmuşum.
Grup kendi dinamiği ile de beslendi, herkes birbirinden bir şey öğrendi. Sesli mesajları da hoparlörden dinlediğim için bizim evde mutfakta artı 1 nüfus oldun. Özleyeceğim 🙂
İsimsiz (programın 2. haftasındaki değerlendirme)
1 haftadır kahve içmiyorum. Sabahları erken kalkıyorum gün içinde enerjim arttı. Neredeyse hiç su içmeyen ben, 4 gündür en az 2 lt su içiyorum. 5 gündür şeker yemiyorum, bu benim için mucize. Arada artık abur cubur yemiyorum ve açlık krizlerim azaldı. (programın 2. haftasındaki değerlendirme)

Kesinlikle çok daha dincim. Sabahları cin gibi uyanıyorum. Önceden yataktan sürünerek, tek göz açık tek göz kapalı tuvalete giderdim. Şimdi sanki içimde bir çalar saat var, uykumu almış bir şekilde açıyorum gözlerimi. Psikolojik olarak şöyle bir şey fark ettim. Yoga hayatımın çok içinde olmasına rağmen, meditasyondan bir şekilde kaçıyordum. Kendiliğimden meditasyona oturuyorum bu aralar. Sanki iç huzuruma kavuştum.
İştah anlayışım değişti. Mesela canım tohum kraker, domates cipsi, avokado salatası falan istiyor artık :). Uyku meselesi zaten hayatımı değiştirdi. Bu kadar majör bir değişikliği başkası anlatsa inanmazdım. İkinci haftadan itibaren uykularım kesintisiz olmaya başladı. Sabahları hiç zorlanmadan kendiliğimden uyanıyorum. Akşamları uykum geliyor tavuk gibi erkenden :). En son ne zaman böyle hissettiğimi hatırlamıyorum bile. Ama çok çok güzel bir duyguymuş. Yorgun, bitkin ömrüm geçiyormuş haberim yokmuş.

Sonuç tabi muazzam, ama asıl güzel olan bu 2,5 hafta boyunca, aynada bana rahatsızlık veren o göbek yavaş yavaş yok oluyor gözlerimle görüyorum. Yani öyle bu göbek doğumdan kaldı ne yapacaksın falan yalanmış. Ve en önemlisi ki hedefim buydu, bu değişimi sürdürülebilir yapacağım konusunda inanılmaz motiveyim.

3 gündür Patika’dan meditasyona başladım. Adeta bir panda gibi etrafta yuvarlanma hissiyatı var içimde. Akşam gelip uyumadan kendime ayırdığım o süre inanılmaz rahatlattı beni. Sabahları esnemeye başladım aynı zamanda. Bence her şey birbiriyle bağlantılı. Sağlıklı bir beslenme, sağlıklı bir beyin ve ruhtan geçiyor kesinlikle.

2 haftada -3,5kg, bel, bacak -3cm, kalça -2cm. Şekerden, unlu mamulden tiksindim yemin ederim. Sağlıklı öğünler tüketince ve suyun dibine vurunca acıkmıyorum da :). Bir sonraki öğüne saldırmadan varıyorum.

Sayende en son lisede gördüğüm kiloyu gördüm. Sadece küçük değişikliklerle 7 kilom gitti 51 oldum. Herkes küçüldüğümü söylüyor. İş arkadaşlarım artık şu uzay diyetini bırak diyorlar. Diyet yapmadığımın hala farkında değiller. 🙂 Senin grubuna kendime doğum günü hediyesi olarak katılmıştım, iyi ki de katılmışım.

Ben şekeri bırakmak için diyetisyenlere mi, manyetik biorezonanslara mı, hipnozlara mı gitmedim :). Neler ettim de hep 2 hafta sonra geri döndüm eski sevgilim, sadık yârim çikolataya. Dün bir arkadaşım doğum günüydü. Çikolatalı pastadan bir çatal denedim ve yutmakta bile zorlandım. Bu neymiş dedim ya, nasıl yemişim ben bunu. Bu sonuca ulaşmamı sağlayan en büyük etkenler sizsiniz, yalnız olmamak, birlik-birliktelik hissi. Yavaş, sakin, kendinden emin yönlendirmeler, dayatma olmadan nedenselliği anlatarak ilerlemek bana çok iyi geldi.

15 Mayıs’ta başladığım bu yola aynen devam ederken 2 ayda toplam 8 kilo verdim. Hala her gün iyi ki katılmışım programa, iyi ki seni tanıma fırsatım olmuş diyorum.

En iyisini yapacağım derken, sinirli, stresli, mutsuz olmuştum. Sana iki şey için teşekkür etmek istedim. Birincisi hayatıma “1 0’dan iyidir” anlayışını, ikincisi dengeyi soktun. Benim için sürdürülebilir olması çok önemli. Kendi yolumda bu şekilde yürüyebilirim gibi hissediyorum.
Neymiş, program geçici heves değilmiş, denge her şeymiş. Yüzde yüz olmasa bile elimden gelenle bile ilerleme kaydedebildiğimi görmek beni çok motive etti, teşekkür etmek istedim.

Bugün 06:15’te uyandım. Oilpulling, bol su, zeytinyağı, kuru fırça, meditasyon, yoga, üstüne de biraz iş yaptım, oğlan uyandı. Kahvaltısını hazırladım. Enginar yaptım, çantaları hazırladım, mutfağı topladım. Ben normalde çocukla birlikte uyanıp yataktan sürünerek kalkardım. Bu saydıklarımı yapmayı hayal bile edemezdim. Kahvaltı yapmadan, 5-10 bardak çay içmeden kendime gelemezdim. Bedenimi kilomu henüz ölçmedim ama bu ruh hali ve enerji çok muazzam bir hediye.

Cuma günü seninle alkali beslenmeye başlayalı tam 2,5 ay oldu ve ben 2,5 ayda 9,3 kilo verdim, belim 9 cm inceldi. Yerli yersiz yaşadığım mide bulantıları, küçücük bir çiğ soğandan, sarımsaktan duyduğum mide yanmaları, birden şeker düşüklüğünden kaynaklı el ayak kesilmeleri, enerjisizlik, yorgunluk, bunların hiçbirinden eser yok şimdi.
Uzun zamandır görüşmediğim arkadaşlarım, fotoğraflarımdan görüp sana bir sağlık, canlılık gelmiş diye mesaj atıyorlar, o kadar da yansıyor içimdeki hafiflik.

Baş ve işaret parmaklarımda (tırnaklarımın yanında) derin yarıklar olurdu. 5 yıldır var ve bildiğin yarıktan pembe etim gözükürdü, acısını tahmin edemezsin. Programdan sonra düzelen bağırsak sistemiyle bu sorun da çözüldü. Bir buçuk ay oldu belki de geçti, hala çok şükür tekrarlamadı, acısız ellerimi kullanmak ne kadar rahatmış.

Gruba başlamadan önce insülin direncim vardı. Geçen hafta kontrolüm vardı ve insülin direncim falan kalmamış. Doktor değerlere çok şaşırdı. Ne yaptın bilmiyorum ama aynen devam dedi.

Large bedenden small bedene düşmüş biri olarak söyleyebilirim ki, Gözde bedeninizin en büyük dostu. Ya ben resmen küçüldüm, zaten minik bir topaçtım. Şimdi topaçlığım da kalmadı minicik bir miniyim ve bunun sabitliği en çok hoşuma giden kısmı. Diyet gibi değil olay, yesen de almıyorsun geri. Olay başka, olay derin, olay sabit bir sağlık.

2 doğum sonrası vücudumda kalan toksinlerin atımı ile resmen ufaldım. 3 kilo yanında sanki 8 kilo vermişcesine bir incelme. Bu nasıl mı oldu? İlk defa direnmeden teslim olarak.
21 gün pazarlıksız tam teslimiyetle istenen sonuca ulaşmamak mümkün değil. Dinç, sağlıklı, mutlu bir beden. Değişen sofralar. Doğru bilinen yanlışların uğrattığı şaşkınlıklar. “Bana ne iyi geliyor, artık biliyorum.” özgüveni ve tabi giden kilolar, eksilen ölçüler.
Bana doğru bildiğim yanlışları öğreten, nerede yanlış yaptığımı anlamama neden olan ve yıllardır hormonlar nedeniyle sürekli şaşan bedenimi tam istediğim kıvama getirmek için neler yapmam gerektiğini öğreten harika kadın. Bu kadarını beklemiyordum cidden.

Dün oruçluyken yürüyüş yaptım ve çok iyi geldi hiç halsizleşmedim. Önceleri sahurda ekmekler, helvalar yerdim enerjim bitmesin diye. Akşam olmadan ellerim titrerdi. Şimdi gün içinde çok iyiyim. Vakit saymıyorum ezana kadar, sadece susuyorum. Bir de böyle sarkık bir göbeğim vardı dar elbise giyince 3 aylık hamile gibi. 45 kiloda ne göbeği diyordum üzülüyordum. Gitti :).

İstisnasız her sorumuzu cevapladığın için, tatlı tatlı zorlamadan o güzel ses tonunla bizi bu düzene alıştırdığın için, okumaya kalksak yüz yılda falan toparlayacağımız bilgileri hap gibi verdiğin için, devam etme gücü için, motivasyon sözleri için, aidiyet duygusu için çok teşekkür ederim. İyi ki bu kararı almışım ve korkudan ölerek de olsa bu programa başlamışım. Bu sabah kandil simitlerini, poğaçaları reddedip tertemiz beslenmeye devam ederken, sebze suyu şişemi sizin şerefinize kaldırıyorum.

Fibromiyalji hastasıyım ve ağrılarım kaynaklı çok mutsuzdum son 2 senedir ve ciddi ciddi kendimi uykuya vermiştim. Akşam 21:00-22:00’de uyuyup, sabah kızları yollayıp 12:00-13:00’e kadar uyuduğum zamanlar olurdu. Artık en geç 00:00 gibi sızıyorum ama işin ilginci gündüz uykum gelmiyor, sabah 06:00’da zıplıyorum.

Manevi açıdan kendimi, vücudumun bütünselliğini sonuna kadar hissettim ve daha da bir motive oldum. Bunların yanında mutfak alışkanlıkları konusunda da epeyce teorik ve uygulamalı bilgiye sahip oldum.
Hepimizin koluna birer altın bilezik taktınız. Sağlıklı beslenme ve yaşam konusunda, üzerine yeni bilgileri ekleyebileceğimiz o sağlam temeli attınız ve bize kazandırdınız.
Psikolojik olarak harika hissediyorum. Fiziksel olarak da öyle. Fazlalıkları verdikçe ve toksinleri attıkça kendimi daha bir bütün olarak hissediyorum. Kendimi daha çok tanıdığımı düşünüyorum. Bu süreç kendimizle olan ilişkimize de ayrı bir anlam kattı.

Bütünsel bir iyileşmenin anahtarını veriyorsun sen ve bu öyle kıymetli ki. Benim zaten kafamda kurmak istediğim yol haritasını senin rehberliğinde daha sağlıklı bir şekilde hayatıma yerleştirmem artık daha kolay.

Hamileyken bile kahve içmeyi günde 1 fincanın altına indirememiş olan ben 3 haftadır kahve içmiyorum. Sabah yataktan kalkmak artık dert değil. Belimin ağrısı bile geçti. Sağlıklı beslenmek, sağlıklı yemek yapmak için inanılmaz bir motivasyon sağladınız sen ve tatlı grubumuz. Kendimi çooook hafiflemiş hissediyorum. Hipnotize mi ettin ne yaptın bilmiyorum ama bana gerçekten balık tutmayı öğrettin.