Restoranın menüsüne bunlar mı konar Herkes sevdiğine canım böyle mi yanar Yanıma gel yanıma da yanı-yanıbaşıma Şu alkilikte neler geldi cahil başıma Yemekten sonra hemen eve arşınlamalı “Tatlı alır mısınız?” diyen garsonu kurşunlamalı Yanıma gel yanıma da yanı-yanıbaşıma Şu alkilikte neler geldi cahil başıma Çikolatalı sufle sonrası gözler semaya bakar PMS denen şu nane çok canlar yakar Yanıma gel yanıma…
Öğlende canım o kadar bir şey yapmak ve yemek istemedi ki… Biraz pancar cipsi yiyeyim diye elimi attığım kaptaki pancarlar gevrekliğini kaybetmiş, gevşek gevşek olmuşlardı. Madem gevşediniz, bizim de olur yapacak bir şeklimiz dedim. Attım 2-3 avuç pancar cipsini rondoya. Verdim üstüne kefir peynirini. Biraz ondan biraz bundan derken, bakın nereye vardım: PİREMSES PEYNİRİ, #yersen 2-3 yemek kaşığı kefir peyniri/yağlı lor 2-3…
Biz bugün toplaştık. Ayva cipsinden girdik, GAPS, AİP, kemik suyu, dehidratör, gluten, transaksiyonel analiz, doğum hikayeleri, yurtdışında yaşamak, yoga, dermatitis herpetiformis, çölyak, Akdeniz anemisi, ikinci çocuk, tek çocuk hiç çocuk, okullar, tarifler, deneyimler, deneyimler… Vir vir vir konuştuk. Aynı dili konuştuk. Uzaylı yahut deli muamelesi görmeden, müstehzi gülüşlere maruz kalmadan anlattık ve dinledik. 7 kadın bir araya gelip, başka kadınları…


Ve sonra alkali kraliçe Pamuk Prenses’e demiş ki; “al bu yeşil iksiri iç annem sen!” Günaydın! Şimdi elimizdeki elmaları sakince yere bırakıp, 1 bardak yeşil içiyoruz. Yoklama listesi gezdireceğim bak! (Arkadaşının yerine imza atmak yok) Not: Dönüşlerden anladığım, biraz yanlış anlaşılma olmuş. Ben sebzelerin suyunu sıkıp, avokado ve biraz su ile mix and go’da bızzztlattım. Aman diyeyim. Bunların hepsiyle smoothie bayağı…
Gözdeee yine geldi buraya Hakkımızı arayıp sormaya Geride kalanları uyarmaya Beraber olup ALKALİK’i kurmaya Elini vicdanına koyup da söyle Bu hayat ne kadar sürecek böyle “Alkali!” deyip de geçme Bize güven de yanlışı seçme Kaç kere söyledik biz malki sana Bir türlü kulak asmadın lafımıza Hadi bırak onları gel yanımıza Gel gel gel ALKALİK’e gel Bilmiyorsan sana öğretirler Gel gel…


AOBA AR-GE departmanı araştırmaya-geliştirmeye doymuyor, durmuyor, durmuyordu. Eşeğin kulağına su kaçıracak yenilikler üzerinde gece gündüz çalışarak, kraker dünyasını yerinden oynatacak yeni çeşidimle karşınızdayım: Lahmacun Kraker! Her şey “sebzeli kraker yapsam ya ben” dememle başladı. Ancak gaza gelmeden önce dolapta ne var ne yok diye bir kontrol etsem iyiymiş. Tek bir kapya biber ve yeşillikler kafama yatmayınca biberli-baharatlı krakere kırdım rotayı.…


“Sen Sebze Ye Yeter”de bugünkü konuğumuz pırasalı ekmeğimsi. Sebze görünce ters istikamete koşan, ancak hamurişi dendiğinde akan sulara set çeken bir evladınız mı var? E buyurun madem: PIRASALI EKMEĞİMSİ, #yersen 3 sap pırasa (ince doğranmış) 3 yumurta 3 yemek kaşığı kefir peyniri/süzme yoğurt 3-4 kaşık karabuğday/nohut unu (veya başka bir un) Avuç içi kadar taze kaşar (rendelenmiş) Avuç içi kadar keçi…


Çorba dediğin önceki günün kalan yemeğinden yapılınca en şahane bir şeydir. Dünkü “Boşnak Usulü Isırgan Bir Şeysi”min yarısı kalmıştı. Öğlende sıcak suyla kısık ateşte onu açtım, üzerine bir çay kaşığı sade yağ, bol sumak, ve karabuğday filizlerimi ekledim. 1-2 dakika tuttum ocakta. Kaseye koyup, üzerine bir tutam nar, bir tutam daha karabuğday filizi serptim. Bir güzel oldu. Ben akıl ettim…


Bir çift yapraktık tarlada yumuşacık Kereviz sapı, pazı, salatalık ve elma Düşmüşüz yavaşça bir sakin bedenin İçindeymişik yeşilmişik şifaymışık Zencefil azıcık, mandalina yanında Sebze suyu dediğin dikilmez kafaya Damla damla sızarak bir sakin bedenin İçindeymişik yeşilmişik şifaymışık Not: Derya Köroğlu’nun affına sığınarak…