80’lerde çocuk olup da en az bir kez bitlenmemiş, kafasına gaz yağı boca edilmemiş, hadi iyi ihtimalle önlüğünde kafuru taşımamış olan varsa hemen beni unfarov etsin! Evet, piremses peyniri ya da pilavı yapmış olabilirim ama bu elitlik seviyesine hitap etmem mümkün değil. Bitlenmeyen çocuk mu olur yahu! Bak zamanında bitlendim diye demiyorum, müsterih olunuz, bunun pislikle alakası yok. “Zaten bit temiz saça gelir” düsturunu çocuğuna toz konduramayan bir ana uydurmadı herhalde-uydurmamıştır değil mi? Anne?
Ayrıca bitlenmemiş insan, çocukluğunu Rapunzel olarak geçirebilmiş insandır ki, bak dostum bunu gerçekten kıskanırım. Lanet bir böcük korkusu yüzünden senelerce top kafa gezen kızın travması başka şeye benzemez. Neyse ki yalnız değildim, fotoğrafta da görüldüğü üzere, o yıllarda “kınalı yapıncak” stili ve “dev kurdeleye iliştirilen kız” modeli de oldukça popülerdi. (Bkz. Nereden baksan tutarsızlık, nereden baksan ahmakça)
İşte 80’ler bu yüzden güzel. Kimsenin kimseyi moklayacak mecali yok, zira topluca “tencere dibin kara, seninki benden kara”nın cümle içinde kullanılmış hali gibiyiz.
Yine de seksenler, inadına seksenler!
Not 1: #tbt yapmayı sizden öğrenecek değiliz, onu da en iyi biz biliriz, biiiz!
Not 2: Dün Can’ın okulunda iki sirke vakası görüldüğünü duymamdır bu yazının müsebbibi. Enseye damlatılan lavanta yağı modern zamanlar kafurusu olmuş. İlgililerin bilgisine…

Yorum Yapın